-
Ulvi Tanrıverdi
Tarih: 01-04-2024 20:21:00
Güncelleme: 02-04-2024 00:34:00
Bir ilin 30 İlçesi olacak,
28 İlçede partiniz seçimi kazanacak
Türkiye genelinde partiniz seçimin galibi olacak,
8-12-20 Yıl belediye başkanlığı yapan abla ve ağabeyleriniz
yanınızda yüreyecek, açıklamalar yapacak, size sonsuz destek verecek.
Yarım kalan hikayeniz masala dönecek; Tele1’de danışıklı dövüş programa çıkacaksınız, oraya bile kendinizle ilgili hatalı bilgiler göndereceksiniz.
Hataları düzeltip ardından seçimi %10 ciddi bir oy farkıyla 2019’da aldık diyeceksiniz..
Hâlâ daha kura’nın fanus içerisinden çekileceğinin doğru olduğunu bir hukukçu olarak savunup anlatacaksınız.
Hukuki değil, siyasi kararla elinizden alınan yönetimin üç yılda çok usulsüzlükler yaptığını söyleyeceksiniz, ama nedense hiç Menemen Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunmayacaksınız. Buna neden olarak da bilgilerin elinize yeni ulaştığı gibi anlamsız bir gerekçe göstereceksiniz.
Belediye seçimini kazanacağınızı, kazandıktan sonra da bu hukuksuzlukları belediyede diğer bilgilere de ulaşarak yargıya intikal ettireceğinizi, Menemen’i hiç bilmeyen Tele1 Televizyonu’nda Seçime Doğru Program sunucusu Gazeteci arkadaşımız Zeynel Lüle’ye anlatacaksınız…
Zeynel Arkadaşımız nerden bilsin ki; bundan aylar önceki bir meclis toplantısında bir klasör dolusu "İnşaat Ruhsatları"nın usülsüz olduğunu dile getirdiğinizi, ama bugüne değin onlar hakkında yargıya taşımanızla ilgili kamu oyuna bir açıklama yapmadığınızı.
2019-2020 Serdar Aksoy Döneminde İz Gazetenin İnternet Tv Sorumlusu olarak görev yaptığı sırada aynı zamanda da Menemen Belediyesi'nde bankamatik personel olan Doğan Beyazgül’ün kısa süreli vekillik döneminizde bankamatik olduğu için işinden çıkartmayacaksınız partili olduğu için istifasını isteyeceksiniz. Sonra da Belediye Başkan Adayı olacaksınız, bu kez Can Radyo’da Beyazgül’ün programına gideceksiniz.
En önemli projeniz nedir sorusuna yanıt olarak;
“6, 7 belde belediyemiz vardı, en büyük projem bu belediyeleri açmak olacak” diye bir hukukçunun söylemeyeceği sözleri edeceksiniz.
Belediye başkanı seçilince sanki Kanun ve Kanun Hükmünde Kararname çıkarma yetki ve güce erişecekmişsiniz izlenimi vereceksiniz.
İz Gazetenin İnternet Tv’sine gidip Özgür Coşkun arkadaşımıza konuk olacaksınız. Bizi arayıp, “Diğer adaylar bir programda biraraya gelirse programınıza katılırım!” diyeceksiniz, bu sözünüzden sonraki günlerde de İzmir’de Ege Telgraf Gazetesi’nin İnternet Televizyonu’nda Nihat Ak’ın “Seçim Sizin” programına konuk olacaksınız.
Aday Tanıtım programında bugünkü yönetime veryansın ederken, “Onların YANDAŞ Medyası var!” sözünüze, “Açıklama bekliyorum!” dememe karşın kamuoyuna bununla ilgili açıklama yapmayacaksınız, bizi hafife alacaksınız.
Tüm bunlara karşın tarafsız ve ayrımsız partilerin ve adayların seçim çalışmalarını sürdürürken, CHP ve Av. Deniz Karakurt’un da seçim çalışmalarını yerinde izledik.
Koyundere’de yaptıkları yürüyüşü izlerken ve çekim yaparken Sadık Tanrıverdi’nin bugünkü yönetimin usulsüzlük ve yolsuzluk yaptığı sözlerinin ardından “Yaz Gazeteci Yaz… Bunları da yaz… Gazeteci bunları da yaz!” diyerek yürüyüşe katılan partililere yayın kuruluşumu ve beni hedef göstereceksiniz…
CHP’li arkadaşlarıma bu nasıl bir yaklaşım ve tavır diye sorduğumda da: “O her akşam sarhoş, ne söylediğini bilmiyor!” diyen birini listenize alarak belediye meclisine girmesini sağlayacaksınız.
Menemenimiz için elle tutulur, gözle görülür bir tane bile bir projeniz olmayacak, ne yapacağınızı halka anlatmak yerine, Sahte Hesaplardan Klavye Silahşörlüğü yapanlar gibi Menemen Belediyesi'ne kesilen faturaları ve İdris Akkoyun’un paylaşımlarını kes kopyala yapıştır, yöntemiyle Partili ve Meclis Üyesi Listesindeki arkadaşlarınıza Serdar Aksoy taktiğiyle paylaştıracaksınız.
Sonra da bu halktan oy bekleyeceksiniz.
Menemen Belediyesi’nde usulsüzlük, yolsuzluk, irtikap zimmet, görevi kötüye kullanma gibi suçlar işleniyor ve siz bunlarla ilgili belgeleri ele geçirdiyseniz; bu konuların araştırıp, gerçekten suç unsuru olup olmadığı anlaşıldıktan sonra Cumhuriyet Başsavcılığı’na delilleriyle suç duyurusunda bulunacaksınız.
Neden suç duyurusunda bulunup da o suç duyurunuzu paylaşmadınız?
Bu konuda; yazılı, ya da sözlü basın açıklaması yapmalıydınız.
Programlarına konuk olduğunuz medyalar, hatta programlarına çıkmamak için olmayacak şartlar ileri sürdüğünüz yandaş diye yaftaladığınız medyaları da çağırıp bilgi verebilirdiniz. Onlar da bu bilgileri gazeteleri aracılığı ile okurlarına, radyo ve televizyonları aracılığı ile de dinleyici ve izleyicilerine yani halka iletirlerdi.
Bu konularda bilgi verdikleriniz sizi es geçip, haberin üstüne yatarlarsa da, ileride onları yancılıkla, yandaşlıkla suçlama hakkınız olurdu.
Bunu da çekinmeden hangi medyanın olduğunu ad vererek her platformda seslendirirdiniz.
Siz, Troller gibi paylaşımlar yapın, sonra da: "Siz bunları neden paylaşmıyorsunuz, yazmıyorsunuz?" diye birilerini rakiplerinize YANDAŞ yaftalaması yapın…
Ne hakka, ne hukuka ne de adalete sığar.
Sonra da “Hak, Hukuk, Adalet!” diye slogan atın…
Ve bu kavramların da içini boşaltın..
Vekillik döneminizde bir başka bankamatikçi hakkında yargıya başvuracağınız yerde Menemen Belediyesi’nden partiliniz olduğunu öğrendiğinizden ayrılması için istifasını istemiştiniz.
Sonra da CHP Genel Merkezi’ne bu bankamatikçinin akıllı giriş kartıyla girip, onun aracılığıyla MYK, Parti Meclis Üyeleri ve de CHP Milletvekilleri, Genel Başkan ile görüşmelerinizi sağlatıp, aday olmayı da garantiledin, bankamatikçi ofisinizden çıkmasın, doğum gününde birlikte mumları üfleyin, bunu da sosyal medyalarınızdan paylaşın…
Ben bu konuları daha önce dillendirince de, ona verilen sözleri unutup bankamatikçiye yol verin, sosyal medya sayfanızda, onunla Menemen ve Ankara'da olan tüm paylaşımları ve fotoğrafları da kaldırın…
Ve bu partili Bankamatikçi’yi size KLAVUZ olarak Aday Tanıtım Toplantısı’nda anlından öptüğünüz Sadık Tanrıverdi getirsin…
Sadık Tanrıverdi bu fotoğrafı Facebook Sayfası kapak fotoğrafı olarak kullandı.
Ondan sonrasını da ben anlatmayayım bana yakışmaz, benim işim de değil zaten.
Şimdi soruyorum size:
Bu yönetime, üç yıl boyunca yargı aracılığıyla halkın iradesini gasp ettiğini söyleyip durdunuz. Bunu derken de bu yönetime arka çıkmıyorum.
Sadece sizin kendi hatalarınızı görmezden gelip, sürekli karşı tarafları suçlayarak kendinizi temize çekme çabanızı gün ışığına çıkarmak istedim.
Bu saatten sonra halkın seçtiği bu yönetime ne diyeceksiniz inanın çok merak ediyorum.
Bir gazeteye CHP aday adaylarını kastederek “Toplamı gelsin gene kazanırım” diye demeç veren Aydın Pehlivan için, “Aday Adaylarının Topu gelsin!” demiş diye söz yayıldı partililer arasında…
Bırakın Aday Adaylarını yıllardır bu ilçede ve beldede görev yapan belediye başkanları size destek oldu…
Şimdi yüzde on ciddi bir farkla (sizin deyiminizle) seçimi kazanan Pehlivan, dün gece Cumhuriyet Meydanı’nda konuşmasının arasında: “Bana sorulan bir soruya toplamı gelsin, demiştim. Onlar topu da gelsin, ben bu seçimi kazanırıma çevirip, akıllarınca benim ile alay etmişlerdi. Menemen Belediye Başkanı zimmet ve irtikap suçundan tutuklanmış yargılaması süren Serdar Aksoy’du, ben meclisin onayı ile Aksoy’un yerine vekaleten bu görevi bugüne kadar getirdim. Onun tarzıyla cevap vermem de sakınca olmaz sanırım: “Bunların Topunu Sandığa gömdüm!” diyebilir miydi?
Aksoy olsaydı bağıra bağıra derdi ama bizim Atalar der ya: “Yiğidi öldür, hakkını yeme!” diye.
Aydın Pehlivan çıktı sahneye, Harmandalı Oyun Havası eşliğinde iki döndü, bir diz vurdu, aldı mikrofonu eline: “Bugün kimse kaybetmedi, bize oy vermeyenler de kaybetmedi, Menemen kazandı!” dedi.
Ne birey olarak, ne de topu olarak toplu olarak kimseyi bir yere gömmedi.
Karşı mahalleden olmamıza karşın, biz Menemenliyiz bilinci ile ayrışmadan uzak, güler yüz ve tatlı dili ile herkese olduğu gibi, beni de bu üç yıllık süreç içerisinde nerede karşılaşsak hep sevgi ve saygı ile karşıladı.
Ne benim ondan özel bir beklentim, ne de onun benden özel bir beklentisi oldu. Hatta sağlığımla ilgili, sen Menemenimizin bir değerisin Menemen’e, bizlere gereklisin diyerek de önüme düştü sağlık kontrollerim ile ilgili bana yardımcı oldu. O kontrollerde de Şah damarımın tıkandığını, felç geçirmemin an meselesi olduğunu öğrenmiştik. Bu durumumu öğrenmeme sebep olan kendisine de, yaşadıklarmı detaylarıyla açıklayarak sosyal medya sayfamdan teşekkür etmiştim.
Pehlivan’ın bir o gün, bir de bugün bu tarz iyi yanlarından söz ediyorum .
Onun dışında hiçbir zaman övgü ile söz etmedim ve bu da benim bir tarzım.
Gazetecilik yaptığım için övgü düzmeyi bir kapalı yancılık ve bir beklentinin karşıya mesaj tarzı olarak görürüm.
Dün bir beklentim yoktu bugün de olamaz.
Son beş yıllık meclis üyeliği döneminde samimi olduğum, kardeş olarak gördüğüm, toplumsal mücadelelerinde yanında olduğum CHP Adayı Deniz Karakurt’a, Fikret Uzun’un yargıya taşıdığı Menemen Belediyespor’un Menemenspor olup, Menemen Sportif Faaliyetler A.Ş. ne sportif faaliyetlerinin devri konusunda Avukatlığını yaptığı davaya da önemli deliller olacak bilgi ve belgeler verdim.
Bunları da gizli saklı değil ulu orta yaptım, davalı taraf Tahir Şahin’e de anlattım.
Benim bu yaşıma kadar gizli saklı hiçbir işim olmamıştır, herşeyim saydamdır, saklamam kimseden bir şeyimi, paylaşırım her şeyimi yarin yanağından gayrı.
Deniz Karakurt’a da gazetecilik ve yayıncılığım dışında aynı mahallenin insanı ve dost olmamızdan kaynaklı beş yıllık süreçteki konularla ilgili doğru tavırlar sergilediğinde kutladım, eksik gördüklerimi yüzüne karşı söyledim, eleştirilerimi sıraladım hep doğru işler yapsın diye.
Fakat son zamanlarda daha belediye başkanı olmadan Güç Zehirlenmesine uğrattı kendini…
Ben siyaset alanında değilim, o nedenle siyasilerden kimseye rakip de değilim… Ama dostlarım siyaset alanında da olsa onların hep iyi olmalarını isterim, parti farkı gözetmeksizin..
Dost acı söyler ama gerçekleri söyler bilirsiniz.
Ben de açıktan söylüyorum, Aday olduğu , halka mal olduğu için, halkın önünde söylüyorum:
- Bu süreçte; Kendinize yazık ettiniz!
- Bu süreçte; Partinize yazık ettiniz!
- Bu süreçte; Size inanan insanlara yazık ettiniz!
- Bu süreçte; Hukuku, siyasete alet ettiniz!
Haksız mıyım?
Aslında iyi olmayan, ama bu sürecin sonucunda %10 ciddi bir farkla kaybetmenizden dolayı ders niteliğinde olabilecek tek iyi bir şey yaptınız;
“Bu iyiliği de; “kaz gelecek yerden, tavuk esirgemeyen!” Müteahhit Sponsorlarınıza yaptınız …
“Dimyat’a pirince giderken, evdeki bulgurdan oldular!”
- Bu sözü birilerinden anımsıyorum:
- FRAGMAN REYTİNG REKORU KIRARKEN FİLM SANCILI BAŞLADI!
- KASABA SİYASETİ..!
- ERLER ÇIKTI MEYDANE!
- DEĞİŞİM..!
- KAMU YAYINCILIĞI!
- AÇIK ÇAĞRI!
- "Ne kadar ekmek o kadar köfte!"
- CHP’de Kemaller bitmiyor; “Bay Kemal” gitti, “Bizim Kemal” geldi! BİZİM KEMAL’İN BASIN-YAYIN YÖNETİCİLERİ İLE SİFTAH KAHVALTISI..!
- SORUŞTURMA İZNİ VERİLMESİNE!
- CHP MENEMEN'DE ADAY ADAYI VARSILLIĞI!